Yaşlanma süreci sırasında yer çekiminin karşı konulamaz etkisinin yanında derinin alt katmanlarında bulunan altında bulunan ve deriye elastikiyetini veren kolajen ve elastik liflerin bütünlükleri kaybolmaya, kırılmaya ve kaliteleri düşmeye başlar. Doğal yaşlanma sürecimizin kaçınılmaz parçası olan bu sorunlara ek olarak kötü beslenme, sigara kullanımı ve mimiklerin aşırı kullanımı gibi etmenler de bu sürece katkıda bulunurlar.
Yaşlanma süreci ile giderek belli olmaya başlayan kırışıklık ve istenmeyen çizgilerden kurtulmak ve yüze kontur verip şekillendirmek için yapılan tıbbi yöntemlerin birisi de dolgu maddeleri enjeksiyonlarıdır. Bu tip uygulamalar temel olarak cildin yapısında doğal olarak bulunan ve zaman içinde azalan ve laboratuvar ortamında elde edilebilen dolgu maddelerinin cilt altına enjekte edilmesini ifade eder.
Dolgu Enjeksiyonu İşlemi daha çok yüz bölgesinde burun-dudak arası oluk, kaş arası çizgiler gibi çöküklüklerin veya çizgilerin doldurulması, dudak, elmacık kemiği, kaş gibi yapıların konturlarının geri kazandırılması ve daha belirgin hale getirilmesi için yapılan uygulamalardır. Lokal anestezi altında hatta anestezisiz yapılabilir. Plastik Cerrahınız sadece hazır dolguları değil vücudunuzdan elde edilen Yağ Dokusu ya da Doku Kokteyli kullanımı konusunda yetkin olduğundan tüm işlemlerin avantaj ve dezavantajlarını sizinle tartışıp, size en uygun yöntemi önerecektir.
Yüz kırışıklıklarını gidermek ve yüze kontur vermek amacı ile uygulanan yabancı dolgu maddeleri, içinde en sık uygulama Hyalüronik Asit Enjeksiyonudur. Hyalüronik asit FDA ve CE onayları olan son derece güvenli, iğneye bağlı olabilecek kızarıklık, hafif şişme gibi yan etkiler dışında sistemik hiçbir yan etkisi olmayan bir üründür. Bugüne kadar 70 den fazla ülkede 4 milyon üzeri uygulama yapılmıştır. Hyalüronik asit dokuya doğal olarak yerleştirilir ve oksijen ve hormon gibi önemli besleyici maddelerin serbest geçişine olanak verir ve vücutta olduğu sürece sağlıklı bir cilt elde edilmiş olur.
Hyalüronik asitin su bağlama kapasitesi eşsizdir. Moleküller çözüldüğünde bile suya dönüşür ve vücudumuzdan hiçbir iz bırakmadan ayrılır. Hayvan kaynaklı olmadığı için alerjik reaksiyon görülmez, herhangi bir alerjik test kesinlikle gerekmez. Kalıcılık süresi uygulama miktarı, bölgesi, cilt yapısı gibi faktörlere bağlı olarak 6-12 ay arasıdır. Şeffaf ve renksiz bir jel halinde üretilen Hyaluronik Asit minik bir iğne ile derinin altına, kırışıklık altında bulunan kendi kolajeninizin içine enjekte edilir. Enjekte edildiği bölgelerde oluşturduğu hacim ile dudakların, çizgilerin, kırışıklıkların ve yüz kıvrımlarının tedavi edilmesi sağlanmaktadır. Hızlı ve kolay uygulanmasının yanı sıra, görülebilir sonuçların hemen elde edilmesine olanak sağlar.
Gereken enjeksiyon sayısı, kırışıklığın derinliğine ve uzunluğuna bağlı olarak değişir. Birkaç adet enjeksiyon gerekebilir. Sonuçlar çok hızlı elde edilir ve enjeksiyonlar sonucu iz kalmaz. Botox tedavisinde olduğu gibi, Hyaluronik Asit tedavisinden de ’’öğlen molası’’ uygulaması olarak söz edilir. Dolgu madde enjeksiyonları son derece pratiktir. Uygulamalar ortalama 10-15 dakika zaman alır, ofis şartlarında yapılabilir.
Uygulama öncesinde lokal anestezik krem sürülerek 20-30 dakika beklenir. Kişinin sosyal hayatını ve işe gitmesini etkilemez, öğle arası tatillerde bile yapılabilir. İşlem yapıldığı anda hemen sonuç verir ve sonucu görmek için beklemek gerekmez. Uygulamadan sonra her hangi bir özel bakıma ihtiyaç yoktur.